Translate

1 Mayıs 2014 Perşembe

İNKA MİMARI
İnkalar’ın mimarideki eserleri mükemmel mimarlar olduklarını ortaya koymaktadır. Gösterişli ve dahiyane yapıları genellikle kullanışlı amaçlara yönelik olarak yapılmıştı. Yapıları sayıları bakımından da hayli fazladır. Tapınakların kapı ve pencerelerine verilmiş ikizkenar yamuk biçimi binanın bölgede sıkça meydana gelen, depremlere yol açan tektonik hareketlere dayanıklı olmasını sağlıyordu. Nitekim İspanyollar Cuzco’ya yerleşirken binalarını İnka tapınaklarının kalıntıları üzerinde yükseltmişlerdir. İspanyol yapılarını yıkmalarına karşın İnka yapılarını genellikle yıkamamış depremler, İnka yapılarının daha eski olmalarına karşın İspanyollar’ınkinden daha dayanıklı olduklarını ortaya koymuştur.
İnkalar çeşitli mimari üsluplar kullanmışlardır. Bu farklı mimari üsluplardan en tanınmışı önemli binaların çoğunda görülen, Cuzco’daki Güneş Tapınağı’nda kullanılan üsluptur. Bu üslubun İnkalar’ın kullandığı diğer üsluplardan en ayırt edici özelliği, temel maddenin taş olmasına karşın taşların birbirlerine tutturulmasında harcın kullanılmamış olmasıdır. Burada çokgen biçimli taşlar birbirlerine öyle mükemmel biçimde tutturulmuştu ki, taşların aralarında en ufak bir boşluk kalmamıştı (taşlar aralarına jilet bile sokmanın mümkün olmadığı şekilde birbirine oturtulmuştu). Bu mimari sanatın örneklerinin halen görülebildiği yapılar içinde Sacsayhuamán kalıntılarındaki Cuzco Kalesi veOllantaytambo'nun muhteşem kalıntıları sayılabilir.
İnkalar Huari uygarlığından kalan yol ağını düzeltip öyle geliştirdiler ki arazinin engebeli olmasına karşın yol ağı imparatorluğun tümünü kapsamıştı. Bu yolların en ünlüsü « Qhapaq Ñan » denilen, 6000 km'yi aşan, imparatorluğun ekonomik ve siyasi etkinliğinin ekseni sayılabilecek yoldu. Yolun uğradığı kentler arasında Pasto (Kolombiya), Quito ve Cuenca (Ekvador), Cajamarca ve Cuzco (Peru), Aconcagua (Arjantin) ve Santiago (Şili) sayılabilir. Yol ağı imparatorluğun denetlenmesinde ve askerî manevralarda çok önemli bir unsurdu. Bazen genişliği 7 m'ye varan döşenmiş yollar üzerinde yolcuların gereksinimlerinin karşılanması için her 20-30 kilometrede bir kurulmuş kervansaray benzeri yapılar (tambo'lar), köprüler ve her 20-25 kilometrede bir kurulmuş nöbetçi kulubeleri bulunuyordu. Cuzco’dan yola çıkan bir haberci (chaski) Quito'ya (Ekvador’un bugünkü başkenti) yalnızca bir haftada varabiliyordu. Bu yol şebekesindeki ikinci bir ana damar Qhapaq ñan’ı Amazon havzasına bağlayan, uzunluğu 45.000 km'yi aşan yoldu. Diğer İnka yapıları arasında ipten yapılma asma köprüler, chaski’lerin değiştiği “istasyon”lar, su kemerleri, ambarlar, kaleler, tapınaklar, saraylar ve tarım terasları sayılabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder