RUS İMPARATORLUĞUN'DA TOPLUMSAL SINIFLAR
Rusya'nın toplumsal yapısının temel taşı olan serflik kurumu aynı zamanda geriliğin başlıca kaynağıydı. Ama soyluların tepkisinden çekineen ve bir otorite boşluğunun doğmasından korkan dönemin her iki imparatoru da bu kuruma dokunamadı. İmparatorluk bürokrasisinin kırsal alanda uygulayabildiği tek reform, devlete ait arazileri eken köylülerle ilgili olarak bir bakanlığın kurulması oldu. Köylüleri volost denen birimler çerçevesinde örgütleyen bu bakanlık, tarım ve eğitimin geliştirilmesinde belirli ölçüde başarıya ulaştı.
Rus aydınlarının serflik sistemine karşı çıkmasının temelinde yatan düşünce, bu kurumun ekonomik gelişmeyi kösteklediği noktasında toplanıyordu. Toprakların verimli, işgücünün bol ve tahıl ticaretinin kazançlı olduğu güney bölgelerindeki durum bu yaklaşıma oldukça uygundu. Ama ülkenin öteki kesimlerinde toprak sahiplerinin tek işgücü dayanağını serfler oluşturuyordu. Ayrıca kuzeydeki bazı yörelerde zanaatçılıkla uğraşan serflerin ödediği vergiler toprak sahiplerine önemli bir gelir sağlıyordu. Sonuç olarak toprak sahiplerinin büyük çoğunluğunun çıkarları serfiliğin korunması yönündeydi.
19. yüzyılın ilk yarısında madencilik alanında öteki Avrupa devletlerinin gerisine düşen Rusya, daha çok pamuk dokumacılığı ve şeker üretimi gibi sanayilerde gelişme gösterebildi. Sanayiyi geliştirmeye yönelik yüksek gümrük tarifeleri de bu dönemde gündeme geldi. Tahıl ihracatında sağlanan önemli artışa karşın, Rusya'nın dış ticaret hacmi eski düzeyini aşamadı. Rusya'nın ilk demiryolu hattı ancak 1851'de hizmete açıldı ve karayolları ağı son derece yetersiz kalmaya devam etti. Sanayi ve ticaretteki cılız gelişmeye göre hızla büyüyen kentlerde, devlet korumasından yararlanan varlıklı tüccarlar önemli bir güç kazandı. Orta Rusya'daki İvanovo gibi bazı merkezlerde sanayi işçisi olarak nitelendirilebilecek bir kesim ortaya çıktı. Bununla birlikte kentlerin ağırlıklı öğelerini küçük esnaf ve zanaatçılar ile serfler oluşturuyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder