Yeni SömürgecilikYeni Afrika Talanı olarak da nitelendirilmektedirAfrika'ya uzanan ilk Arupalılar 15. yüzyılda coğrafi keşifler çağının başından itibaren kıtada kalıcı yerleşim yerleri ile ticaret karakolları kuran Portekiz İmparatorluğudur. Fakat bundan sonraki iki asır boyunca Afrika fazla ilgi çekmemiş kıta üzerine bilgiler sınırlı kalmıştır.
(1870–1914) döneminde 1881-1914 yılları arasında emperyalist Avrupa sömürge imparatorlukları tarafından Afrika kıtasının işgal edilip paylaşılması ve sömürgeleştirilmesi talan ve yarışı.Çin ve Hindistan'ın son yıllarda Afrika ülkelerine yönelmesi
Afrika içlerinin Avrupalılarca keşif süreci 18. yüzyılın sonlarında esas olarak başlamıştır. 1835 yılında kuzeybatı Afrika'nın çoğu Avrupalılarca haritalndırılmıştı. 19. yüzyılın ortalarında Avrupalı ünlü kâşiflerden David Livingstone ile H. M. Stanley Güney Afrika ile Orta Afrika'nın geniş bölgesini haritalandırmışlardır. 1850 ve 1860 larda Richard Burton, John Speke ve James Grant tarafından yapılan zorlu seferlerde merkezî büyük göller ve Nil nehrinin kaynağı bulunmuştur. 19. yüzyılın sonuna gelindiğinde, Nil ve onun kaynakları takip edilerek Nijer, Kongo ve Zambezi Nehri gibi büyük doğal kaynaklar tanınmıştır.
1870 lerin sonunda, Avrupa ülkeleri yalnızca kıtanın sahil kısımlarında yüzde 10 kadarını kontrol altında tutuyorlardı. Bunların içinde en önemlileri Portekiz'in sömürgesi Angola ve Mozambik, Birleşik Krallığın sömürgesi Cape Kolonisi ve Fransa'nın sömürgesi Cezayir olmuştur. 1914 yılında yalnızca Etiyopya, Liberya ve Derviş Devleti Avrupalıların kontrolünde olmayan bağımsız bölgelerdi.
Teknolojik ilerleme denizaşırı yayılmacılığı kolaylaştırmıştır. Sanayileşme sonucu ulaşım ve iletişim, özellikle de denizyolu, demiryolu ve telgraf hızlı gelişim göstermiştir. Tıbbî gelişme de tropikal hastalıklar için ilâçları geliştirmiştir. Sıtma tedavisinde kinin bulunmasıyla birlikte uçsuz bucaksız tropiklerin Avrupalılarca erişilmesini kolaylaşmıştır.
(1870–1914) döneminde 1881-1914 yılları arasında emperyalist Avrupa sömürge imparatorlukları tarafından Afrika kıtasının işgal edilip paylaşılması ve sömürgeleştirilmesi talan ve yarışı.Çin ve Hindistan'ın son yıllarda Afrika ülkelerine yönelmesi
Afrika içlerinin Avrupalılarca keşif süreci 18. yüzyılın sonlarında esas olarak başlamıştır. 1835 yılında kuzeybatı Afrika'nın çoğu Avrupalılarca haritalndırılmıştı. 19. yüzyılın ortalarında Avrupalı ünlü kâşiflerden David Livingstone ile H. M. Stanley Güney Afrika ile Orta Afrika'nın geniş bölgesini haritalandırmışlardır. 1850 ve 1860 larda Richard Burton, John Speke ve James Grant tarafından yapılan zorlu seferlerde merkezî büyük göller ve Nil nehrinin kaynağı bulunmuştur. 19. yüzyılın sonuna gelindiğinde, Nil ve onun kaynakları takip edilerek Nijer, Kongo ve Zambezi Nehri gibi büyük doğal kaynaklar tanınmıştır.
1870 lerin sonunda, Avrupa ülkeleri yalnızca kıtanın sahil kısımlarında yüzde 10 kadarını kontrol altında tutuyorlardı. Bunların içinde en önemlileri Portekiz'in sömürgesi Angola ve Mozambik, Birleşik Krallığın sömürgesi Cape Kolonisi ve Fransa'nın sömürgesi Cezayir olmuştur. 1914 yılında yalnızca Etiyopya, Liberya ve Derviş Devleti Avrupalıların kontrolünde olmayan bağımsız bölgelerdi.
Teknolojik ilerleme denizaşırı yayılmacılığı kolaylaştırmıştır. Sanayileşme sonucu ulaşım ve iletişim, özellikle de denizyolu, demiryolu ve telgraf hızlı gelişim göstermiştir. Tıbbî gelişme de tropikal hastalıklar için ilâçları geliştirmiştir. Sıtma tedavisinde kinin bulunmasıyla birlikte uçsuz bucaksız tropiklerin Avrupalılarca erişilmesini kolaylaşmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder